GÜNEY KORE’DE ÜRETİLEN NANO 405 IŞIK TEKNOLOJİSİNİN HAVADA ASILI KALAN VE YÜZEYE YAPIŞAN VİRÜSLERİ YOK ETTİĞİ BELİRLENDİ. NASA UZAY İSTASYONLARI TARAFINDAN DA KULLANILAN SİSTEM TÜRKİYE’YE GETİRİLDİ. YENİ SİSTEMİ İSE İLK TERCİH EDENLER BAZI BELEDİYELER, FABRİKALAR VE SPOR MERKEZLERİ OLDU.
Korona virüs ile mücadelede NASA tarafından da kullanılan virüs savar Nano 405 ışık sistemi Türkiye’ye getirildi. Prof. Dr. Sinem Akçalı, virüs savar sistem için “Ortak kullanım alanına sahip tüm kapalı ve kalabalık mekânlarda kullanılabilecek en etkili dezenfektan yöntemlerinden biri” dedi.
Güney Kore’de üretilen Nano 405 ışık teknolojisinin havada asılı kalan ve yüzeye yapışan virüsleri yok ettiği belirlendi. NASA uzay istasyonları tarafından da kullanılan sistem Türkiye’ye getirildi. Yeni sistemi ise ilk tercih edenler bazı belediyeler, fabrikalar ve spor merkezleri oldu.
Zararlı mikroorganizmaları öldüren ışık sistemi hakkında Celal Bayar Üniversitesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sinem Akçalı bilgi verdi.
Akçalı, insanlara zarar vermeden bakteri ve virüsleri öldüren aydınlatma sisteminin dezenfeksiyona getirdiği yeniliklere dikkat çekerek, “Bu ışık, tüm mekânlarda 7/24 kesintisiz olarak dezenfeksiyon sağlayabiliyor. Işık, kaynağından çıktıktan sonra çarptığı yüzeylerden yansıyıp odanın her yerine dağılarak etkisini gösteriyor. 405 nanometre ışık ultravioele değildir. İnsanlara zarar vermeden bakterileri ve virüsleri öldürme etkisi bulunmaktadır. UV ışıktan çok daha farklı. UV ışık, hem DNA’ya hem de RNA’ya zarar vererek mikroorganizmaları hasara uğratıyor. Oysa ki 405 nanometre görünür ışık, bakterilerin içinde bulunan porfirin adı verilen molekülleri uyararak bakteri hücreleri içinde serbest molekül oluşumunu tetikliyor ve bu moleküller de bakterilerin ölümüne neden oluyor” dedi.
Kapalı ve kalabalık mekânlarda alınabilecek en Etkili Tedbirlerden Biri
Bu sistemin hastaneler için çok uygun olduğunu vurgulayan Akçalı, aydınlatma sisteminin laboratuvarlarda, ameliyathanelerde ve hasta bekleme salonlarında kullanabileceğini, aynı zamanda spor salonlarında, kreşlerde, ibadethanelerde, toplantı salonlarında, kısacası ortak kullanım alanına sahip tüm kapalı ve kalabalık mekânlarda kullanılabilecek en etkili dezenfektan yöntemlerinden biri olduğunu belirtti.
ABD’nin bütün eyaletlerinde bu sistemin kullanıldığını anlatan Sinem Akçalı, “Güney Kore, Singapur ve Hollanda aktif olarak 405 nanometre dezenfeksiyon ışık teknolojisini kullanan ülkeler arasında. COVID-19 ile mücadelede aşı gibi bir silahımız var. Öncelikli hedefimiz herkesin aşılanması ve toplum bağışıklığının kazanılması. Fakat aşılansak da maske, mesafe ve hijyen kurallarına elbette ki hepimiz devam edeceğiz, aşılanmış olmamıza tek başına güvenmeyeceğiz. Bunların yanında bu bahsettiğimiz teknolojiler de özellikle hava yoluyla bulaşan Covid-19 gibi insanlarda hastalık oluşturan bakteri ve virüs bulaşının önlenmesinde katkısı olacaktır” ifadelerini kullandı.
Nano 405 ışık sisteminin etki ve ömrü hakkında da firmanın Türkiye Distribütörü Sami Demiray ise “Uluslararası elektrik kalite testini en yüksek puanla geçen Clean-edge, UVC ışık değildir. Ultraviyole ışıklar insanlı ortamda kullanılamaz çünkü insan sağlığına zararlıdır. Clean – edge ise insanlı ortamda yüzde 100 hijyen garantisiyle gönül rahatlığıyla kullanılabilmektedir. 24 saat kullanıldığında 6 yıl boyunca en az 50.000 saat ömürlüdür. Günlük 12 saat kullanımda 12 yıl ve 8 saatlik kullanımda ise 17 yıl sürekliliğini korur. Montajı kolaylıkla sağlanan Clean-edge aydınlatma sistemi, 24 m2’lik alana etki eder ve fiyatı ekonomiktir. COVID -19 dâhil tüm virüs ve zararlı bakterileri öldürür. İnsana zarar vermediği ise testlerle kanıtlanmıştır” dedi.