SANCAKTEPE’DE 28 ŞUBAT DARBELER ARŞİVİ AÇILDI
Türk tarihinin kara lekesi olarak bilinen 28 Şubat Darbesi’nin hatırlatılmasıyla “Madun Karanlık İnteraktif Deneyim Sergisi” Prof. Dr. Necmettin Erbakan Külliyesi’nde darbelerarsivi.com’un lansmanı ile açıldı. Gerçekleştirilen açılışa katılım sağlayan Başkan Döğücü, “Bugün burada 28 Şubat’ı anarken bir taraftan da Türkiye’de 10 yılda bir yapılan darbelerle ilgili bir dijital arşiv oluşturduk” dedi.
Sancaktepe’de Türkiye’nin yakın siyasi tarihinin en karanlık olaylarından biri olan 28 Subat’ın yaşattıklarını, düzenlenen programla 28 Şubat dönemini yaşayan canlı tanıklıklarla, mağdur ve mağdurlaştırılmış isimlerle gerçekleştirilen görüşmelerle gözler önüne serildi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programa Sancaktepe Belediye Başkanı Av. Şeyma Döğücü, AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zenginer ve Milletvekili Ravza Kavakçı Kan katılım sağladı. Etkinlik alanında dönemin yaşanılan zorlu sürecini yansıtan gazete manşetleri, silüetler ve sanatsal çalışmalar sergilendi. Öte yandan ’Maddun Karanlık” sergisi dahilinde dönemin zorlu şartlarına dikkat çeken objeler ve diyaloglar yer aldı.
“28 Şubat’ı anarken, darbelerle ilgili de bir arşiv oluşturduk”
Program ve çalışmalar kapsamında konuşan Sancaktepe Belediye Başkanı Av. Şeyma Döğücü, “Bugün burada 28 Şubat’ın yine bir yıl dönümünde Sancaktepe Belediyesi olarak, seçilmiş başörtülü bir belediye başkanı olarak 28 Şubat’ta yaşananları bir daha hiç yaşanmaması adına yeniden hatırlatmak adına bir program hazırladık. Bir tünelimiz var. Bu tünelde, 28 Şubat sürecinde üniversite öğrencilerine yönelik yapılan başörtüsü ile alakalı baskıların, inanç özgürlüğüne karşı yapılan saldırıların deneyimsel durumlarını hazırladık. Ayrıca o dönemde yaşanan sesleri, söylenen sözleri ve o günkü objeleri görüyorsunuz. O küçük üniversiteli kızların neler hissettiğini anlamamıza yardımcı oluyor. Bugün burada 28 Şubat’ı anarken bir taraftan da Türkiye’de 10 yılda bir yapılan darbelerle ilgili bir dijital arşiv oluşturduk. Bu programda aynı zamanda onun lansmanını da yapacağız. Türkiye’ye yepyeni bir dijital arşiv kazandırıyoruz. O dönemde yaşanılanları bir araya topluyoruz. Bu çalışmayı araştırmacılara da sunacağız. Talep eden araştırmacılara gerekli yasal kurallar dahilinde vereceğiz. Biz bu acıları yaşadık. Biz genç yaşlarımızda ülkemize hizmet etmek için okurken bir anda bu ülkede yabancı olduğumuz hissettirildi bize. Bizde bunu kabul etmeyerek, ’hayır biz bu vatanın evlatlarıyız ve kendi hakkımızı elde edeceğiz’ dedik ve sonrasında bu günlere geldik” diye konuştu.